bilgi@burhaneray.com +90 212 644 02 01

6111 SAYILI AF YASASI’NDA BAĞ-KUR’LULAR (4/b) AÇISINDAN ÖZELLİK ARZ EDEN DURUMLARIN AÇIKLANMASI

 

I- GİRİŞ

Halk arasında Torba Kanun olarak adlandırılan 6111 sayılı Kanun([1]) yürürlüğe girdi. Torba Kanunda vergi ve sosyal güvenlik prim alacaklarına getirilen af hükümlerinin yanında, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan 4/b sigortalılarının sigortalılık ve emeklilikleri açısından bir çok yeni düzenleme ve hüküm getirilmiştir.

Bu makale çalışmamızda, 6111 sayılı Kanun’la eski adıyla Bağ-Kur sigortalılarına yeni adıyla ise kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasından dolayı 4/b sigortalısı olanlara getirilen düzenlemelerden özellik arz eden durumları açıklamaya çalışacağız.

II- BAĞ-KUR’DAN AYLIK ALAN BAZI KİŞİLERİN AYLIKLARI YÜZDE 10 ARTACAK

5510 sayılı Yasa’nın geçici 19. maddesine göre, Bağ-Kur’dan veya 4/b sigortalılık statüsünden; malûllük, yaşlılık, dul ve yetim aylığı alanların aylık bağlamaya esas Bağ-Kur hizmet süreleri 10 yıldan az ise, bu kişilerin aylıklarından 10 yıla tamamlayacak şekilde yüzde 10 oranında sağlık sigortası primi kesilmekteydi. Bu uygulama, aylık bağlamaya esas Bağ-Kur hizmet süresi 10 yıldan az olan vatandaşların aylıklarını yüzde 10 daha az almalarına neden oluyordu. 6111 sayılı Kanun’la geçici 19. maddede yapılan değişiklikten sonra, 10 yıllık sürenin hesabı yalnızca Bağ-Kur hizmetleri esas alınarak değil, Bağ-Kur SSK ve memuriyet hizmetleri de esas alınarak yapılmaya başlanmıştır. Yapılan bu değişiklikle birlikte, Bağ-Kur’dan veya 4/b sigortalılık statüsünden malûllük, yaşlılık, dul ve yetim aylığı alanların, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı hizmet süreleri toplamı 10 yıl ve üzeri ise, bunların aylıklarından yüzde 10 oranında yapılan sağlık sigortası primi kesintisi sona erecektir. Dolayısıyla aylıkları en az yüzde 10 oranında artacaktır. Durumları uyup([2]) da aylığını yükseltmek isteyenlerin dilekçe ile SGK’ya başvurmalarını tavsiye ederiz.

 III- SSK VE MEMUR EMEKLİLERİNDEN ŞİRKET ORTAĞI VEYA ESNAFLIK YAPANLARIN SGDP BORÇLARI

SSK’dan veya T.C. Emekli Sandığı’ndan malûllük veya yaşlılık aylığı alıp ta emeklilikten sonra; gelir vergisi mükellefi olanlardan 01.10.1999 tarihinden başlamak üzere, sermaye şirketi veya şahıs şirketi ortağı olanlardan ise 28.01.2004 tarihinden başlanılıp, sigortalı sayılmayı gerektiren faaliyetlerinin devam ettiği sürece([3]) sosyal güvenlik destek primi (SGDP) kesilmesi gerekmektedir([4]). Bu kişilerden kesilmesi gereken SGDP, 1 Ekim 2008’e kadar kendilerini gelip SGK’ya tescil ettirmeleri üzerine yapılmakta, 1 Ekim 2008’den sonra ise SGK tarafından tespit edilirlerse aylıklarından kesilmektedir. İşçi veya memuriyetten emekli olduktan sonra işyeri açanların veya şirket ortağı olanların sayısı oldukça fazladır. Bu kişiler; ‘nasıl olsa SGK bizi bilmiyor, biz de SGK’ya kendimizi haber vermiyoruz, bu yüzden bizden SGDP kesilmiyor’ tarzında bir anlayışla hareket etmektedir.

Ancak, SGK’nın diğer kurumlarla olan otomasyonu ve iletişimi zamanla artacağından bu kişiler tek tek tespit edilecek ve geriye doğru SGDP kesintileri faiziyle tahsil edilecektir. Bu nedenle, SSK’dan veya Emekli Sandığı’ndan emekli olduktan sonra işyeri açanlar veya şirket ortağı olanların prim affı yasasından yararlanmaları için, 2 Mayıs 2011’e kadar kendilerini SGK’ya tescil ettirmeleri gerekmektedir. İleride yüklü miktarda SGDP borcuyla karşılaşmak istemeyenlerin aftan yararlanarak borçlarını ödemeleri lehlerine olacaktır.

IV- PRİM BORÇLARI BEŞ YIL VE ÜZERİ OLDUĞUNDAN BORÇLARI SİLİNENLERİN DURUMLARI

Mülga 1479 sayılı Kanun’un ek 19. ve 5510 sayılı Kanun’un geçici 17. maddesine göre, SGK’ya prim borcu beş yıl ve üzeri olanların 4/b sigortalılıkları, hiç prim ödemesi olmayanların tescil tarihi itibariyle, prim ödemesi olanların sigortalılıkları ise ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle durdurulmuş ve durdurulan sürelere ilişkin prim borçları silinmiştir. Bu şekilde sigortalılıkları durdurulan kişilere SGK tarafından ’19’ terk kodu verilmekte ve bu kişilerin sigortalılık belgelerinin ‘Terk Tarih ve Kodları’ bölümünde terk kodu olarak ’19’ yazmaktadır. SGK’ya beş yıl ve üzeri prim borçları olduğu için sigortalılıkları durdurulan kişilerin, 6111 sayılı Kanun’un prim affıyla ilgili hükümlerinden yararlanmak için 2 Mayıs 2011 tarihine kadar SGK’ya başvurmaları gerekmektedir. Prim affı kapsamında durdurulan sigortalılık sürelerini canlandırmak ve hizmet olarak kazanmak isteyenlerin SGK tarafından kendileri adına hesaplanan prim borcunu, def’aten veya parça parça en geç 1 Ağustos 2011’e kadar ödemeleri gerekmektedir. Bu kişilerin borçlarını taksite bağlama imkânları olmayıp borçların Kanun’un yayımlandığı tarihi izleyen ay olan 1 Mart 2011’den itibaren 5 ay içinde yani 1 Ağustos 2011’e kadar ödenmesi gerekmektedir.

V- İSTEĞE BAĞLI SİGORTALILARIN TORBA YASADAN YARARLANMA ŞARTLARI

30 Kasım 2011 tarihi ve önceki aylara ilişkin isteğe bağlı sigorta prim borcu olanlar, torba yasadan yararlanarak isteğe bağlı prim borçlarını ödeyebilirler. 5510 sayılı Kanun’un 52. maddesinin 3. fıkrasına göre, ait olduğu aydan itibaren en geç 12 ay içinde primi ödenmeyen süreler sigortalılık süresinden sayılmamaktadır. Bu nedenle, isteğe bağlı sigortalılıktan dolayı 30 Kasım 2011 tarihi ve önceki aylara ait borçları olanlar af kanunu kapsamında borçlarını ödeyebilirler. Ayrıca, 506 sayılı Kanunun isteğe bağlı sigortalılık hükümlerinin düzenlendiği 85. Maddesi, 5510 sayılı Kanun’un 106. maddesi ile 01.10.2008 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırıldığından isteğe bağlı sigortaya prim ödeyen sigortalılar, 4/a sigortalısı sayılmışlardır. Bu kapsamdaki sigortalıların 01.10.2008-30.11.2011 devresindeki isteğe bağlı sigorta prim borçları 6111 sayılı Yasa kapsamında ödenebilecektir. Mülga 506 sayılı Kanun’un mülga 85. maddesine göre isteğe bağlı sigortaya prim ödeyenlerin 01.10.2008 tarihinden önceki süreleri 4/a sigortalılık statüsüne sayıldığından bu durumda olan sigortalıların; 01.05.2003-30.09.2008 devresinde isteğe bağlı sigortalılığı devam edenlerden sigortalılığı 01.05.2003 tarihinden sonra sona erenlerin 30.09.2008 tarihine kadar ödenebilir nitelikte olan hizmet süreleri 6111 sayılı Kanun kapsamında ödenebilecektir. 6111 sayılı Kanun’un 32. maddesi ile 5510 sayılı Kanun’un 51. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan ‘(b) bendi’ ibaresi ‘(a) bendi’ şeklinde değiştirilmiş olduğundan, yurt dışına (sözleşmesiz ülkelere) işverenlerce çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinden isteğe bağlı sigortaya müracaat edenlerin 01.10.2008 tarihinden sonraki süreleri 4/a sigortalılığı sayıldığından, bu durumdaki sigortalıların 01.10.2008-30.11.2010 devresinde 12 aylık süre içinde ödenme imkanı ortadan kalkmış süreler dışındaki isteğe bağlı sigortalılık süreleri 6111 sayılı Kanun’a göre yapılandırılabilecektir.

VI- VERGİ DAİRELERİNİN SGK’YA TORBA YASAYLA DEĞİŞEN BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜNDE İNCE BİR AYRINTI

6111 sayılı Yasa’dan önce vergi daireleri, gelir vergisi mükellefleri ile şahıs şirketi ortaklarını (sermaye şirketi değil) vergi mükellefiyetlerinin başladığı tarihten itibaren en geç 15 gün, vergi mükellefiyetlerinin sona erdiği tarihten itibaren de 10 gün içinde SGK’ya bildirmek zorundaydılar.

6111 sayılı Yasa’nın 27. ve 28. maddeleri ile vergi dairelerinin SGK’ya bildirim süreleri yükümlülüğü değişmiştir. Değişiklikten sonra vergi daireleri; gelir vergisi mükellefleri ile şahıs şirketi (kollektif şirket ortakları, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları, donatma iştiraki) ortaklarının mükellefiyet başlangıçlarını mükellefiyet başlangıç işleminin tesis tarihinden itibaren iki ayı geçmemek üzere vergi mükellefinin işe başlama işlemlerinin tekemmül ettirildiği tarihten itibaren 15 gün içinde, mükellefiyetini terk edenleri ise vergi mükellefiyeti terk işleminin tesis tarihinden itibaren iki ayı geçmemek üzere vergi mükellefinin işi bırakma işlemlerinin vergi dairelerince tekemmül ettirildiği tarihten itibaren 10 gün içinde SGK’ya bildirmeleri gerekmektedir. Vergi daireleri mükellefiyet başlangıcı ve terkini tekemmül ettirme işlemini 2 aydan daha uzun bir süre yapsalar bile, 15 günlük ve 10 günlük bildirim süresinin 2 aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren başlaması gerekmektedir. 6111 sayılı Yasa ile gelen değişiklik, vergi dairelerinin SGK’ya bildirim süresi yükümlülüğünü 15 ve 10 günden, 75 ve 70 güne çıkarmıştır.

VII- BAĞIMSIZ ÇALIŞAN ESNAF VE ŞİRKET ORTAĞI İŞYERİNİ KAPATMADAN SSK’LI ÇALIŞABİLECEK

6111 sayılı Yasa’dan önce 5510 sayılı Kanun’un 53. maddesi gereği, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışan esnaflar ile şirket ortakları, işyerlerini kapatmadan veya şirket ortaklığını bırakmadan SSK’lı olarak (4/a sigortalısı) çalışamıyorlardı.

5510 sayılı Kanun’un 53. maddesinin birinci fıkrası 6111 sayılı Kanun’un 33. maddesiyle değiştirilmiştir. Değişiklikten sonra, şirket ortakları ile 4/b sigortalılık kapsamındaki diğer bütün kişiler, 4/b sigortalısı sayılmalarını gerektiren işyerlerini kapatmadan 4/a (SSK) sigortalılık statüsü kapsamında çalışmaya başlayabileceklerdir. 6111 sayılı Kanun’un 33. maddesi hükmü 01.03.2011 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir. Dolaysıyla, şirket ortağı olan 4/b sigortalılık statüsü kapsamındaki bütün kişiler 1 Mart 2011 tarihinden itibaren ortaklıklarını terk etmeden SSK’lı olarak çalışabileceklerdir. 01.03.2011 tarihinden itibaren yapılan değişiklikler 01.03.2011’den öncesi hizmet çakışmaları için uygulanamayacaktır.

 

VIII- EVİNDE İŞ YAPAN KADIN AYLIK 153 TL PRİM ÖDEYEREK SİGORTALI OLABİLECEK

Gelir Vergisi Kanunu’nun 9. maddesinin birinci fıkrasının (6) no.lu bendinde belirtilen vergiden muaf işleri (dikiş, nakış, örtü, turistik eşya, çorap vb.) kendi evinde para karşılığı yapıp satan bütün kadınlar, 5510 sayılı Kanun’un geçici 16. maddesi kapsamında aylık asgari 153 TL prim ödeyerek isteğe bağlı sigortalı olabilecekler. Diğer isteğe bağlı sigortalılar günümüz itibariyle aylık asgari 254,88 TL prim ödemektedirler. Arada aylık 101,95 TL fark prim bulunmaktadır. Torba yasadan önce vergiden muaf işleri evinde yapan kadınlara geçici 16. madde kapsamında isteğe bağlı sigortalı olma imkânı bulunmasına rağmen, bu işleri 1 Ekim 2008’den önce yapmış ve 1 Ekim 2008’den sonra da yapıyor olma şartı vardı. Torba yasa ile vergiden muaf işleri 1 Ekim 2008’den önce de yapıyor olma şartı kaldırıldı. 5510 sayılı Kanun’un geçici 16. maddesi kapsamında sigortalılıkları başlatılacak olan ev hanımlarının vergiden muaf olup olmadıkları vergi dairelerinden alacakları belge ile kanıtlanacağı için, sigortalılıkları da vergi dairesi yazısının Kurum kayıtlarına intikal ettiği tarihi takip eden günden itibaren başlatılmaktadır. Geriye doğru tescil mümkün değildir. Ev hanımları, 4/b sigortalılık statüsü kapsamında vergi mükellefi veya şirket ortağı olduklarında, hizmet akdi ile çalıştıklarında veya memur olarak çalışmaya başladıklarında esnaf muaflıkları sona ereceğinden, geçici 16. madde kapsamındaki sigortalılıkları da sona erecektir.

IX– BORÇLARINI TAKSİTLENDİREN BAĞ-KUR’LU SAĞLIKTAN YARARLANACAK

6111 sayılı Yasa’nın 17. maddesiyle, 4/b sigortalıları prim borçlarını taksitlendirirlerse ve taksitlendirdikleri borçlarının bir taksitini tam olarak öderlerse, kendileri ve hak sahipleri genel sağlık sigortası yardımlarından yararlanabilecekler. Borçlarını taksitlendirenler altı, dokuz, oniki veya onsekiz eşit taksitte ödeyebileceklerdir. İlk taksiti ödeme süresi 2011 yılı Haziran ayında başlayacaktır. Tercih edilen taksit süresinden daha uzun bir sürede ödeme yapılamayacaktır. Borçlar ikişer aylık dönemler halinde ödenecektir. Borçlara; 12 ayda 6 eşit taksitte ödenmesi halinde yüzde 5, 18 ayda 9 eşit taksitte ödenmesi halinde yüzde 7, 24 ayda 12 eşit taksitte ödenmesi halinde yüzde 10, 36 ayda 18 eşit taksitte ödenmesi halinde yüzde 15 oranında faiz uygulanacaktır.

Torba yasadan önce, 5510 sayılı Kanun’un 19.06.2010 tarihli ve 5997 sayılı Kanun’la değişik 67. maddesine göre, SGK’ya 60 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcu olan 4/b sigortalıları SGK’ya başvurup borçlarını taksitlendirdikleri takdirde, ilk taksit tutarını peşin ödedikleri tarihten başlamak üzere, kendileri ve hak sahipleri genel sağlık sigortası yardımlarından yararlanabiliyorlardı. Ancak bu taksitlendirmede prim borcunun ana parası, gecikme zammı ve faizlerinde herhangi bir silinme yapılmadan işlem yapılıyordu. Torba yasa ile gelen taksitlendirmede ise, prim borçlarını taksitlendirenlerin gecikme cezası, gecikme zammı gibi fer’i alacaklarının tamamı silinmekte ve ana paraya enflasyon oranında bir fark ilave edilerek borç tutarı tespit edilmektedir.Bu nedenle, 4/b sigortalılarından torba yasadan önce prim borçlarını taksitlendirip de, sağlıktan faydalanan kişilere borçlarını torba yasaya göre yeniden taksitlendirerek sağlıktan faydalanmalarını tavsiye ediyoruz. Çünkü, bu şekilde daha avantajlı olacaklardır.

X- SONUÇ

Bu çalışmamızda, tarihi prim affı yasası ya da Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı af kanunu olarak adlandırılan 6111 sayılı Kanun’da Bağ-Kur’lular (4/b) sigortalıları açısından özellik arz eden durumları izah etmeye çalıştık. Bu Kanun’a göre borçlarını yapılandırmak isteyenler, hak ve fayda sağlamak talebi olan tüm kişilerin en geç 2 Mayıs 2011’e kadar SGK’ya başvurmalarını önemle tavsiye ediyoruz.

 

 

 

 

Yazar:Derda AKCAN*

E-Yaklaşım / Nisan 2011 / Sayı: 220


(*)         SGK Uzmanı

([1])            25.02.2011 tarihli ve 27857 sayılı birinci mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

([2])            Bağ-Kur maaş bilgileri belgesinde ‘SAĞ-KES:’ ifadesinin karşısında rakam ve tutar olanlar durumu uygun olanlardır.

([3])            Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olmayan kurucu ortakları 01.10.2008’den itibaren sigortalı sayılmadıkları için, bu kişilerden ortaklıkları devam etse bile 01.10.2008’den sonra SGDP kesilmez.

([4])            1 Ekim 2008’e kadar 12. gelir basamağının yüzde 10’u, 1 Ekim 2008’den sonra ise almakta oldukları aylıklarının 2008 yılında % 12’si, 2009 yılında % 13’ü, 2010 yılında % 14’ü ve 2011 yılı ile müteakip yıllarda da % 15’i oranındadır.