bilgi@burhaneray.com +90 212 644 02 01

Yazar:HarunORDU*

Yaklaşım / Mart 2009 / Sayı: 195  

 

 

I- GİRİŞ

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu işverenlere, sigortalılara ve kamu kuruluşlarına birçok konuda yükümlülükler getirmiştir. Söz konusu Kanun ile getirilen yükümlülüklerden birisi de sigortalı işten ayrılış bildirgesi düzenlenerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na verilmesidir. Bu bildirgenin düzenlenmesi ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na verilmesi ile ilgili yükümlülüklere riayet edilmemesi halinde idari para cezası uygulanıp uygulanmayacağı konusunda kamuoyunda tereddütlerin olduğu bilinmektedir. Makalemizde, 5510 sayılı Kanun’a göre sigortalılığın sona erme halleri, sigortalı işten ayrılış bildirgesi düzenlenmesi gereken haller ve bu bildirgeyi düzenlemesi gerekenler, söz konusu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde kimlere cezai yaptırım uygulanacağı konularında açıklamalar yapılacaktır.

 

II- SİGORTALILIĞIN SONA ERMESİ

 

5510 sayılı Kanun’un 9. maddesi gereğince kısa ve uzun vadeli sigorta kolları(1) bakımından sigortalılık;

– Hizmet akdi kapsamında sigortalı olanların, hizmet akdinin sona erdiği tarihten,

Kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmaları nedeniyle sigortalı olanların;

– Gelir vergisi mükellefi olanlar için, mükellefiyetlerini gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihten,

– Gelir vergisinden muaf olanlar için, esnaf ve sanatkâr sicili kaydının silindiği veya esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlardan, aylık faaliyet gelirlerinden bu faaliyetine ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunun belgelendiği tarihten,

 

– Şahıs şirketlerinden kolektif, adi komandit şirketlerin komandite ve komanditer ortakları ve donatma iştiraki ortaklarının vergi mükellefiyetlerinin sona erdiği tarihten, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortaklarının, şirketinticaret sicil memurluğundankaydının silindiği tarihten, limited şirketortaklarından hisselerinin tamamını devreden sigortalıların, hisse devrinin yapılmasına ortaklar kurulunca karar verildiği tarihten, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının yönetim kurulu üyeliklerinin sona erdiği tarihten, iflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketler için ortağın talep etmesi halinde, mahkeme kararı ile iflasın, tasfiyenin açılmasına, ortaklar kurulu kararı ile tasfiyenin başlamasına veya şirketin münfesih duruma düşmesine karar verildiği, ortakların talepte bulunmaması halinde, mahkemece iflasın kapatılmasına karar verildiği, tasfiyesi sonuçlanan şirketlerin ortaklıklarının ise tasfiye kurulu kararının ticaret sicili memurluğunca tescil edildiği tarihten,

 

– Tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar için, tarımsal faaliyetlerinin sona erdiği veya yıllık tarımsal faaliyet gelirlerinden, bu faaliyete ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan tutarın aylık ortalamasının, 5510 sayılı Kanun’da tanımlanan prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından az olduğunun belgelendiği tarihten,

– Köy ve mahalle muhtarlarının, muhtarlık görevlerinin sona erdiği tarihten,

Herhangi bir yabancı ülkede ikamet eden ve o ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başladığı veya ikamet esasına bağlı olarak, o ülke sosyal güvenlik sistemine dahil olduğu tarihten,

– İflas veya tasfiye durumu ile münfesih duruma düşen şirketlerin ortaklarından hizmet akdi kapsamında çalışmaya başlayanların, çalışmaya başladıkları tarihten,

 

– Köy ve mahalle muhtarlarından; kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmasından dolayı gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar  hariç, aynı zamanda hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten,

– Gelir vergisinden muaf olan, ancak esnaf ve sanatkârlar sicili kaydına istinaden sigortalı sayılanlardan, bu sigortalılıklarının devamı sırasında, hizmet akdi ile çalışanların çalışmaya başladığı tarihten,

– Kamu idarelerinde çalışmaları nedeniyle sigortalı sayılanların;

– Ölüm veya aylık bağlanmasını gerektiren hallerde görev aylıklarının kesildiği tarihi, yaş hadleri ile sıhhi izin sürelerinin doldurulması halinde ise bu süre ve hadlerin doldurulduğu tarihleri takip eden aybaşından,

– Diğer hallerde ise görevden ayrıldıkları tarihten,

 

– Bazı sigorta kollarına tâbi tutulanların, sigortalı sayılmalarını gerektiren halin sona erdiği tarihten,

– Kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen ve temsilciliğin bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya bu devletin vatandaşlığını da haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumunda sigortalı olduğunu belgeleyenler ile kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen sözleşmeli personelin uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatının zorunlu kıldığı hallerde, işverenleri tarafından bulunulan ülkede sosyal sigorta kapsamında sigortalı yapılanlardan, çalışmakta iken bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumu ile irtibatlandırılanlar ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde, seçimini bu yönde kullananlar için sigortalandıkları tarihten

itibaren sona ermektedir.

 

Ancak, sigortalılık 5510 sayılı Kanun’un 9. maddesinin 2. fıkrasına istinaden, hastalık ve analık hükümlerinin uygulanmasında;

İlgili kanunlar gereği sigortalının ücretsiz izinli olması, greve iştirak etmesi veya işverenin lokavt yapması hallerinde, bu hallerin sona ermesini,

Diğer hallerde ise yukarıda belirtilen tarihleri takip eden onuncu günden başlanarak yitirilmiş sayılmaktadır.

 

III- SİGORTALI İŞTEN AYRILIŞ BİLDİRGESİ DÜZENLENMESİ

 

5510 sayılı Kanun’un 9. maddesinin 3. fıkrasında;

Hizmet akdiyle çalıştırılanlar, kamu idarelerinde çalıştırılanlar ve haklarında sadece bazı sigorta kollarının uygulandığı sigortalılardan sigortalılığı sona erenlerin sigortalılıkların sona erme hallerinin işverenleri tarafından, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmaları nedeniyle sigortalı olanların sigortalılığın sona erme hallerinin ise kendileri ve faaliyetlerinin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç on gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmesi gerektiği

belirtilmiştir.

 

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği(2)‘nin 26. maddesinde ise;

 

– Sigortalılığın sona ermesine ilişkin bildirimlerin, hizmet akdiyle çalıştırılanlar ile kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmaları nedeniyle sigortalı olanlar ve kamu idarelerinde çalıştırılanlar için yönetmelik ekinde bulunan sigortalı işten ayrılış bildirgeleriyle sigortalılığın sona ermesini takip eden on gün içinde e-sigorta ile yapılacağı,

 

– Sigortalı işten ayrılış bildirgesine kaydedilen bilgilerin, ayrıca ilgili aylık prim ve hizmet belgesinde de gösterileceği, aylık prim ve hizmet belgesi ile sigortalı işten ayrılış bildirgesi arasındaki mutabakatsızlığın, işverenle yapılacak yazışma sonucunda giderileceği, – Kendi nam ve hesabına bağımsız çalışanlardan sigortalı işten ayrılış bildirgesini kâğıt ortamında verenler için, sigortalılığın sona ermesini takip eden on gün içinde sigortalı işten ayrılış bildirgesinin iki nüsha düzenleneceği, bunlardan birinin düzenleyen kuruluşta kalacağı, diğerinin ilgili üniteye gönderileceği, sigortalılığının sona erdiğinin ilgili ünite tarafından yazı ile sigortalıya bildirileceği,

 

– Yasal süresi dolmadığı için henüz Kurum’a verilmeyen aylık prim ve hizmet belgesinde yer alacak sigortalı çalışmalarının Kurum’ca bilinmesini gerektiren diğer hâllerde de bu madde gereğince işlem yapılacağı, ancak, on günlük süre dolmadan aylık prim ve hizmet belgesi verilmiş ise ayrıca sigortalı işten ayrılış bildirgesi verilmeyeceği,

 

– Kamu idarelerinde çalıştırılanlardan, yer değiştirme suretiyle bir kurumdan diğer bir Kurum’a nakledilenler hakkında sigortalı işe giriş bildirgesi ve sigortalı işten ayrılış bildirgesi ile gerekli bildirimlerin yapılacağı, bu sigortalıların, malullük veya yaşlılık aylığı bağlanması taleplerinde emekliye sevk onayının, ölüm tahsis taleplerinde ise sigortalı işten ayrılış bildirgesi gönderilmesinin yeterli olduğu,

 

– Kamu idarelerince istihdam edilen 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’na göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel ile kamu idarelerince yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınanların, kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen ve temsilciliğin bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya bu devletin vatandaşlığını da haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumunda sigortalı olduğunu belgeleyenler ile kamu idarelerinin dış temsilciliklerinde istihdam edilen sözleşmeli personelin uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatının zorunlu kıldığı hallerde, işverenleri tarafından bulunulan ülkede sosyal sigorta kapsamında sigortalı yapılanlardan, çalışmakta iken bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumu ile irtibatlandırılanlar ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde, seçimini bu yönde kullananların sigortalılığının sona ermesine ilişkin bildirimlerin üç aylık süre içinde yapılacağı

belirtilmiştir.

 

IV- SİGORTALI İŞTEN AYRILIŞ BİLDİRGESİ DÜZENLENMEMESİNİN MÜEYYİDESİ

 

5510 sayılı Kanun’un 9. maddesinin 3. fıkrasında; köy ve mahalle muhtarları ile ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar, gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlar, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortaklarının, tarımsal faaliyette bulunanların faaliyetlerinin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç on gün içinde Kurum’a bildirilmesi gerektiği,

5510 sayılı Kanun’un 102. maddesi (g) fıkrasında ise söz konusu yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere, aylık asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacağı belirtilmiştir.

 

 

5510 sayılı Kanun’un söz konusu ceza maddesinde hizmet akdiyle çalıştırılan işçilerin ve kamu idarelerinde çalıştırılanların sigortalılığının sona erme halini bildirmeyen işverenlere yönelik uygulanması gereken bir ceza hükmü yer almamaktadır.

Dolayısıyla sigortalılık halini bildirme yükümlülüğünün ihlali halinde sadece köy ve mahalle muhtarlarının, tarımsal faaliyette bulunanların, kendi nam ve hesabına çalışanların yani 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen sigortalıların faaliyetlerinin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlara ceza uygulanacaktır.

 

V- SONUÇ

 

5510 sayılı Kanun uygulamasına göre; hizmet akdiyle çalıştırılanlar, kamu idarelerinde çalıştırılanlar ve haklarında sadece bazı sigorta kollarının uygulandığı sigortalılardan sigortalılığı sona erenlerin, sigortalılıkların sona erme halleri işverenleri tarafından, köy ve mahalle muhtarları, kendi nam ve hesabına çalışanlar, tarımsal faaliyette bulunanların sigortalılığının sona erme hallerinin ise kendileri ve faaliyetlerinin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç on gün içinde sigortalı işten ayrılış bildirgesiyle Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmesi gerekmektedir.

 

Ancak söz konusu yükümlülüğün ihlali halinde sadece köy ve mahalle muhtarlarının, kendi nam ve hesabına çalışanların, tarımsal faaliyette bulunanların faaliyetlerinin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi dairelerine idari para cezası uygulanacaktır. Hizmet akdiyle çalıştırılan işçilerin ve kamu idarelerinde çalıştırılanların sigortalılıklarının sona erme hallerinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmesi gerekse de, bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde işverenlere ceza uygulaması söz konusu olmayacaktır.

 

*          Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi

(1)         5510 sayılı Kanun’un 3. maddesine göre; kısa vadeli sigorta kolları: iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık sigortası kollarını, uzun vadeli sigorta kolları ise: malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortası kollarını ifade etmektedir.

(2)         20.08.2008 tarih ve 26981 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.