bilgi@burhaneray.com +90 212 644 02 01

I- GİRİŞ  

Bağ-Kur’da idari para cezası ilk olarak, 1479 sayılı Kanun’un 02.08.2003 tarih ve 4956 sayılı Kanun’un 34. maddesiyle değişik 80. maddesiyle, 2003 yılından itibaren uygulanmaya başlamıştır. Bağ-Kur’daki idari para cezasının tanımını, gerek 1479 sayılı Kanun kapsamında Esnaf Bağ-Kurlusu sayılanların, gerekse 2926 sayılı Tarım Bağ-Kur Kanunu kapsamında Tarım Bağ-Kurlusu sayılan kişilerin, üstte belirttiğimiz Kanunlara göre sigortalılık kapsamına girişlerini ve sigortalılık kapsamından çıkışlarını, üç ay içinde Bağ-Kur’a bildirmemeleri halinde uygulanan parasal yaptırım şeklinde yapabiliriz.

   

5510 sayılı Sosyal Güvenlik Reform Yasası’nın 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren yürürlüğe girmesiyle birlikte, 1479 sayılı Kanun’un ‘İdari Para Cezaları’ başlıklı 80. maddesi de yürürlükten kalkmış ve 1 Ekim 2008 gününden itibaren 4/b sigortalıları olarak adlandırdığımız Bağ-Kurlular idari para cezaları konusunda 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesindeki hükümlere tabi olmaya başlamışlardır.

   

Bu çalışmamızda, 4/b sigortalılarıyla ilgili olarak, sigortalılığın tescil edilmesi ve sona erdirilmesi ile ilgili yükümlülüğe uyulmadığı takdirde, 5510 sayılı Kanun’a göre kimlere idari para cezasının uygulanacağını ve uygulanacak olan idari para cezasını eski Bağ-Kur uygulamalarında olduğu gibi şahısların kendileri mi, yoksa kurum ve kuruluşların mı ödeyeceği hususlarında açıklamalarda bulunmaya çalışacağız.

   

II- 4/b SİGORTALILARIYLA İLGİLİ VERİLECEK İDARİ PARA CEZALARININ ÖDEME YÜKÜMLÜSÜNÜN KİM OLACAĞININ BELİRLENMESİ

 

 

 

Bu bölümde önce, 4/b sigortalıları ile ilgili hangi durumlarda idari para cezası yaptırımı uygulanması gerektiğini, daha sonra uygulanacak olan idari para cezasının ne kadar olacağını, son olarak ta idari para cezası yaptırımını sigortalıların kendileri mi yoksa bildirimle yükümlü kurum ve kuruluşların mı ödemesi gerektiği ile ilgili açıklamalarda bulunacağız.

 

5510 sayılı Yasa’nın 8. maddesine göre, 4/b sigortalısı olmayı gerektirecek nitelikte bir iş yapan kişileri, faaliyetlerinin başladığı tarihten itibaren 15 gün içinde Kurum’a bildirme yükümlülüğü, sigortalı sayılmayı gerektiren faaliyeti kayıt altına alan kurum, kuruluş, birlikler ve vergi dairelerine aittir. Örnek olarak, vergi dairesine gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefiyetinden dolayı kayıt olan bir kişiyi, ilgili vergi dairesi söz konusu mükellefiyet bilgilerini, kayıt yapılan tarihten itibaren en geç 15 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmekle yükümlü kılınmıştır.

 

Başka bir örnek vermek gerekirse yine, 5510 sayılı Kanun’un 8. maddesi ve 28.08.2008 tarihli Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 11. maddesine göre, limited şirket ortağı olan bir kişinin ortaklığının kayıt ve tescilini yapan ticaret sicil memurlukları, şirket ortağının ticaret siciline tescil edildiği tarihten itibaren en geç 15 gün içinde bu kişinin durumunu Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmekle görevli ve yükümlüdür.

 

Üstte verdiğimiz iki örnekte de görüldüğü üzere, sigortalı sayılmayı gerektirecek nitelikte faaliyete başlayan kişileri sosyal güvenlik kapsamına alınmaları için, Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirme yükümlülüğü, kanun koyucu tarafından bu faaliyeti yapan kişilere veya başka bir söylemle sigortalı sayılması gereken kişilere değil, bu faaliyete ilişkin kayıtları tutan yerlere (kurum, kuruluş, ziraat odaları ve vergi daireleri vb.) verilmiştir.

 

5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı sayılmayı gerektiren faaliyetlerin sona erdirilmesinin bildirilmesi ile ilgili yükümlülükler ise, anılan Kanun’un 9. maddesi hükümlerinde düzenlenmiştir. Bahse konu madde metni hükümleri; ‘…b) bendinde(1) belirtilen şekillerde sona erenlerin durumları ise kendileri ve sözü edilen bentte belirtilen faaliyetin sona erme halinin bildirildiği kuruluşlar veya vergi daireleri tarafından, en geç on gün içinde Kurum’a bildirilir. Bu kişilerin meslek kuruluşlarına ya da vergi dairelerine olan yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmaları, sigortalılığın sona ermesine ilişkin belge ya da bilginin verilmesine engel teşkil etmez…’ şeklindedir.

 

Yukarıdaki hükümlere göre, eski Bağ-Kur sigortalılarından, esnaflar, şirket ortakları, tarımsal faaliyetlerinden dolayı sigortalı olan kişiler, köy ve mahalle muhtarlıklarından dolayı sigortalı olan kişiler, gelir vergisinden muaf mesleklerden dolayı sigortalı olan kişiler, sigortalı olmalarını gerektiren faaliyetlerine son verdikleri tarihten itibaren en geç 10 gün içinde sigortalılıklarına esas mesleklerinin sona erme durumlarını Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmekle yükümlü kılınmışlardır. Ayrıca bu yükümlülüğe, bu kişilerin sigortalılık kayıtlarını tutan vergi daireleri, esnaf ve sanatkâr sicil müdürlükleri, ticaret sicil memurlukları, ziraat odaları ve bunların olmadığı yerlerde il/ilçe tarım müdürlükleri gibi kurum ve kuruluşlar da ortak edilmiş ve bu saydığımız yerler de bildirim yükümlülüğü altına sokulmuşlardır.

 

Buna örnek olarak, anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortaklarının sigortalılıkları bu görevlerinin bittiği tarihte sona erer ve bu tarih şirket yetkililerince ve sigortalılarca en geç on gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmesi gerekmektedir.

 

5510 sayılı Kanun kapsamında sigortalı sayılan kişilerin sigortalı sayılmalarına ilişkin faaliyetlerinin başlangıcıyla ilgili bildirim yükümlülüğü ile sigortalılıklarıyla ilgili faaliyetlerinin sona ermesiyle ilgili bildirim yükümlülüğünün 5510 sayılı Kanun’a göre esas itibariyle şahıslara değil de, vergi daireleri gibi kurumsal nitelikteki yerlere verildiğiyle ilgili gerekli açıklamaları yaptıktan sonra, şimdi bahse konu bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı takdirde kimlere veya nerelere hangi miktarlarda idari para cezası verileceğiyle ilgili açıklamalarda bulunalım.

 

5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılmayı gerektirecek nitelikte faaliyete başlayanları Sosyal Güvenlik      Kurumu’na bildirmeyenlere uygulanacak yaptırımların ne olacağını, 5510 sayılı Yasa’nın 102-g maddesi hükümlerinden çıkarabiliriz. Bahse konu maddenin konu ile ilgili madde metni hükümleri aşağıdaki gibidir.

   

‘Kurum’ca verilecek idarî para cezaları

 

Madde-102: …g) 8. maddesinin üçüncü fıkrasında,.. belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere aylık asgarî ücret tutarında idarî para cezası uygulanır…’

 

Üstte Kanun metninde geçen 8. maddenin üçüncü fıkrasındaki yükümlülük; 5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı (4/b sigortalısı) sayılması gereken kişilerin faaliyetlerinin başlangıcına ilişkin kayıt ve tescillerini yapan kurum ve kuruluşlar, esnaf ve sanatkâr sicil müdürlükleri, ticaret sicil memurlukları ve vergi dairelerinin bu kişileri 15 gün içinde Kurum’a bildirmelerine ilişkin yükümlülüktür.

 

İşte 5510 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile belirlenen bu yükümlülüğe uymayan yerlere, bahse konu bildirim yükümlülüğünü yerine getirmedikleri hususu Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ne zaman tespit edilirse edilsin, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından o günkü güncel değerler üzerinden aylık brüt asgari ücret tutarında idari para cezası verilecektir.

   

5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı olan, yani kısaca 4/b sigortalısı olan kişilerin sigortalılıklarının sona ermesiyle ilgili kayıt ve bilgileri Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmeyen yani kısaca bildirim yükümlülüğüne uymayan kurum ve kuruluşlara nasıl bir idari para cezasının uygulanacağına ilişkin hükümler ise yine 5510 sayılı Kanun’un 102-g maddesi hükümlerinde ele alınmıştır. Bahse konu madde metni hükümleri şu şekildedir;

 

 

 

‘Madde-102: …g) 8. maddesinin üçüncü fıkrasında, 9. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilenler için aynı maddenin üçüncü fıkrasında, 47. maddenin üçüncü fıkrası ile 90. maddenin birinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere aylık asgarî ücret tutarında idarî para cezası uygulanır. 8. maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kamu idareleri ile bankalara sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanır…’

 

 

 

Kanun metnindeki hükümlerden anlaşılacağı üzere, 4/b sigortalılarının sigortalı sayılmalarını sağlayan kayıtların siliniş ve sona eriş tarihinden itibaren, 10 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmekle yükümlü olan, vergi daireleri gibi kurum ve kuruluşlara bu yükümlülüklerini yerine getirmedikleri takdirde aylık brüt asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanması gerekmektedir.

 

 

 

4/b sigortalılarıyla ilgili idari para cezaları konusunda buraya kadar gerekli açıklamaları yaptıktan sonra, şimdi esas itibariyle yazımızın konusunu oluşturan uygulanacak olan idari para cezalarını, bildirim yükümlülüğüne uymayan kişiler mi, yoksa vergi daireleri, ziraat odaları, esnaf ve sanatkâr sicil müdürlükleri ve ticaret sicil memurlukları gibi yerlerin mi ödeyeceği konusunu eski Bağ-Kur mevzuatıyla karşılaştırarak açıklamaya çalışalım.

 

 

 

1 Ekim 2008 gününden önce yürürlükte olan eski Bağ-Kur Mevzuatı’nda, sigortalı sayılmayı gerektiren bir işle uğraşan kişiler sigortalı sayılmalarını sağlayan faaliyetlerinin başlangıcından ve sona erişinden itibaren en geç üç ay içerisinde kendilerini Bağ-Kur’a bildirmekle yükümlü kılınmışlardı. Bu durumda olan kişiler bu yükümlülüğe uymadıkları takdirde, 1479 sayılı Kanun’un 80. maddesine göre kendilerine ortalama 85,00 YTL tutarında idari para cezası verilmekte idi. Yani, eski Bağ-Kur mevzuatında idari para cezaları, sigortalıların bizzat kendilerine çıkarılmakta ancak sigortalılıkla ilgili bildirim yükümlülüğü olan vergi daireleri ve ziraat odaları gibi yerlere herhangi bir idari para cezası yaptırımı uygulanamamakta idi.

   

5510 sayılı Kanun’un 4/b sigortalılarının sigortalılık başlangıç ve sona ermesi durumlarıyla ilgili bildirim yükümlülüğünü yerine getirmeyen yerlere nasıl bir idari para cezası uygulanacağıyla ilgili hükümleri düzenleyen 102. maddede şu hükümler bulunmaktadır.

   

‘Madde-102: …g) 8. maddesinin üçüncü fıkrasında9. maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde belirtilenler için aynı maddenin üçüncü fıkrasında, 47. maddenin üçüncü fıkrası ile 90. maddenin birinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kurum ve kuruluşlar ile tüzel kişilere aylık asgarî ücret tutarında idarî para cezası uygulanır. 8. maddesinin yedinci fıkrasında belirtilen yükümlülükleri yerine getirmeyen kamu idareleri ile bankalara sigortalı başına aylık asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanır…’

 

 

 

Kanun metnindeki hükümlerden anlaşılacağı üzere, 4/b sigortalısı sayılan kişilerin sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetlerinin başlangıcından itibaren ve yine 4/b sigortalılığı kapsamından ayrılan kişilerin sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetlerinin sona erişinden itibaren bu kişilerin durumlarını Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmeyen vergi daireleri, ziraat odaları, ticaret sicil memurlukları ve esnaf ve sanatkâr sicil müdürlüklerine brüt asgari ücret tutarında idari para cezasının uygulanması gerekmektedir. Yani, 5510 sayılı Kanun’un bahsi geçen 102. maddesine göre idari para cezaları, sigortalı olanlara ya da sigortalılık kapsamından çıkan kişilerin şahıslarına değil, bunlarla ilgili kayıtları tutan ve bildirimle yükümlü vergi daireleri, ziraat odaları, ticaret sicil memurlukları ve esnaf ve sanatkâr sicil müdürlükleri gibi yerlere verilmesi hüküm altına alınmıştır.

 

 

 

Özetle, 1 Ekim 2008 tarihine kadar uygulamada olan Bağ-Kur mevzuatına göre, tescil ve sigortalılığın sona ermesiyle ilgili yükümlülüğe uymayan Bağ-Kurluların şahıslarına idari para cezası verilirken, 1 Ekim 2008’den sonra 5510 sayılı Kanunla birlikte 4/b sigortalılarıyla ilgili verilecek idari para cezaları şahısların kendilerine değil, sigortalılığa ilişkin kayıtları tutmakla yükümlü vergi daireleri, ziraat odaları, ticaret sicil memurlukları ve esnaf ve sanatkâr sicil müdürlükleri gibi yerlere verilmesi hüküm altına alınarak daha isabetli bir uygulama içerisine girilmiştir.

   

III- SONUÇ

 

 

 

1 Ekim 2008 tarihine kadar uygulamada olan Bağ-Kur Mevzuatı’na göre, sigortalı sayılan kişiler sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetlerinin başlangıcından itibaren üç ay içinde, sigortalı sayılmalarını gerektiren faaliyetleri sona eren kişiler ise faaliyetlerinin sona erişinden itibaren yine üç ay içinde kendilerini Bağ-Kur’a bildirmedikleri takdirde yaklaşık 85 YTL tutarında idari para cezası ödemekteydiler.

 

 

 

5510 sayılı Kanunla birlikte 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren, 4/b sigortalısı sayılmayı gerektiren herhangi bir faaliyete başlayan kişileri 15 gün içinde, 4/b sigortalılığı kapsamından çıkacak nitelikte kayıtlarını sona erdiren kişileri de en geç 10 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmeyen vergi daireleri, ziraat odaları, ticaret sicil memurlukları ve esnaf ve sanatkâr sicil müdürlüklerine brüt asgari ücret tutarında idari para cezasının uygulanacaktır.

   

Böylece, 5510 sayılı Kanunla birlikte yeni dönemde, 4/b sigortalılarıyla ilgili hem uygulanacak idari para cezası miktarları arttırılmış hem de idari para cezalarının 4/b’lilerin şahıslarına değil, sigortalılıkla ilgili kayıtları tutan yerlere verilmesi hüküm altına alınmıştır.

   

Yazar:VakkasDEMİR*

 

Yaklaşım / Şubat 2009 / Sayı: 194

 

 

*          Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi

 

(1)        (b) bendi; tarım, esnaf, köy mahalle muhtarları ile şirket ortaklarının sigortalılık durumlarının sona ermesi hükümlerini ihtiva etmektedir.