bilgi@burhaneray.com +90 212 644 02 01

 I- GİRİŞ

Yakın bir tarihte 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla(1) ülkemizin ekonomisinin uluslararası rekabetçiliğinin ve istihdam imkânlarının artırılması, yeni ihracat alanlarının oluşturulması ve nitelikli işgücünün Türkiye’de istihdamının artırılarak sürdürülmesinin desteklenmesi için bölgesel yönetim merkezlerine ilişkin düzenlemeler yapılmıştır. Bu kapsamda, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’na(2) (KVK) ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na(3) (GVK) eklenen hükümlerle bölgesel yönetim merkezlerine belirli koşullarla kurumlar vergisi muafiyeti getirilmekte ve bu merkezlerde çalışanlara da ücret istisnası sağlanmaktadır(4).

6728 sayılı Kanunla getirilen bu önemli düzenlemelerin içeriği ve uygulama esasları iki ayrı Genel Tebliğ ile somutlaştırılmıştır. Kurumlar vergisi muafiyetine ilişkin hükümler 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair 11 Seri No.lu Tebliğ(5) ile belirginleştirilirken bölgesel yönetim merkezlerinde çalışanlara yönelik ücret istisnası uygulaması ise 293 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliği’nde(6) açıklanmıştır.

Bu çalışmamızda, 6728 sayılı Kanunla bölgesel yönetim merkezlerine yönelik olarak getirilen muafiyet ve bu bölgelerde çalışanlara tanınan ücret istisnası müesseseleri konuya ilişkin idari düzenlemeler de dikkate alınarak açıklanacaktır.

II- KONUYA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

A- BÖLGESEL YÖNETİM MERKEZLERİNE İLİŞKİN DÜZENLEMELER

1- Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Hükümleri

Bölgesel yönetim merkezleri uygulaması yasal dayanağını 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu’nun(7) “Doğrudan Yabancı Yatırımlara İlişkin Esaslar” başlıklı 3. maddesinin (h) bendinde aşağıdaki şekilde düzenlenmiş olan irtibat büroları hükmünden almaktadır.

“h) İrtibat büroları

Müsteşarlık, yabancı ülke kanunlarına göre kurulmuş şirketlere, Türkiye’de ticarî faaliyette bulunmamak kaydıyla irtibat bürosu açma izni vermeye yetkilidir.”

Bölgesel yönetim merkezleri, esasen ülkemizde irtibat bürosu olarak gösterilebilecek faaliyet türlerinden birini teşkil etmektedir. Bu durum, Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde somutlaştırılmıştır.

2- Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği Hükümleri

Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nin(8) üçüncü bölümünde irtibat büroları konusunda gerekli açıklamalar yapılmıştır. Bu bağlamda, Yönetmeliğin 6. maddesinde irtibat bürolarının kuruluşu, 7. maddesinde müracaatta aranacak belgeler ve 8. maddesinde ise irtibat bürolarının işleyişi hakkında hükümlere yer verilmiştir.

Buna göre, Ekonomi Bakanlığı (Bakanlık), yabancı ülke kanunlarına göre kurulmuş şirketlere, Türkiye’de ticari faaliyette bulunmamak kaydıyla irtibat bürosu açma izni vermeye ve bu izinlerin süresini uzatmaya yetkilidir. Bu konuda Bakanlığın Teşvik Uygulama ve Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü (Genel Müdürlük) görev vermektedir. Bakanlık, yeni kurulan şirketlerin Türkiye’de irtibat bürosu açma taleplerini, şirketin faaliyet konusu, sermayesi ve istihdam edilen personel sayısı gibi unsurlar çerçevesinde değerlendirerek faaliyet izninin verilmesi için şirketin kuruluşundan itibaren en az bir yıllık sürenin geçmesi koşulunu öngörebilir.

Kuruluş ve süre uzatımına ilişkin müracaatlar, istenilen bilgi/belgelerin tam ve eksiksiz olması kaydıyla, başvuru tarihinden itibaren on beş iş günü içinde sonuçlandırılır. Yabancı şirketlerin, para ve sermaye piyasaları, sigortacılık gibi özel mevzuatı bulunan finansal alanlarda faaliyette bulunmak amacıyla irtibat bürosu açma talepleri, ilgili özel mevzuatı çerçevesinde yetkili kılınan kurum veya kuruluşlarca değerlendirilir. Bakanlık, gerekli görmesi durumunda, faaliyet göstermek için izin, lisans veya benzeri yetkiler alınması gereken diğer sektörlerde yabancı şirketlerin irtibat bürosu açma taleplerini, söz konusu izin veya lisansı veren kurum ya da kuruluşların görüşlerini alarak sonuçlandırabilir.

Türkiye’de irtibat bürosu kurmak için aşağıdaki belgelerle Genel Müdürlüğe müracaat edilir.

  • Başvuru formu,
  • İrtibat bürosu tarafından yürütülecek işlerin kapsamını ve büronun ticari faaliyet yürütmeyeceğine ilişkin taahhüdü içeren beyanname ve beyannameyi imzalayan yabancı şirket yetkilisinin imza yetkisini gösterir belge,
  • Yabancı şirkete ait ve ilgili Türk Konsolosluğunca veya Lahey Devletler Özel Hukuku Konferansı çerçevesinde hazırlanan Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi hükümlerine göre tasdik edilmiş Faaliyet Belgesi,
  • Yabancı şirket hakkında hazırlanmış Faaliyet Raporu veya bilanço ve gelir tablosu,
  • İrtibat bürosunun faaliyetlerini yürütmekle görevli olarak atanan kişiye/kişilere verilecek yetki belgesi,
  • İrtibat bürosunun kuruluş işlemlerinin başka bir kimse aracılığı ile yürütülmesi durumunda vekâletname.

Başvuru belgelerinin ve irtibat bürosunun faaliyet süresi boyunca Genel Müdürlüğe sunulan belgelerin aslının ibraz edilmesi halinde, belgenin bir örneği Genel Müdürlük tarafından onaylanarak aslı başvuru sahibine iade edilir.

İrtibat bürolarına ilk başvurularda, azami 3 yıl süre ile beyan edilen faaliyet kapsamında izin verilir. Faaliyet sürelerini uzatmak isteyen bürolar, faaliyet süresinin sona ermesinden önce Genel Müdürlüğe müracaat ederler. Genel Müdürlük süre uzatma taleplerini, büronun geçmiş yıl faaliyetleri, yabancı şirketin Türkiye’de geleceğe yönelik iş planı ve hedefleri, mevcut ve öngörülen harcama tutarı ile istihdam edilen personel sayısı çerçevesinde değerlendirerek yürütülecek faaliyetin niteliğine uygun şekilde aşağıda belirtilen sürelerle sonuçlandırabilir. Pazar araştırması veya yabancı şirketin ürünlerinin ya da hizmetlerinin tanıtımını yapmak üzere izin alan büroların faaliyet süreleri uzatılmaz.

 

Faaliyet

Süre (Yıl)

Temsil ve ağırlama

(Yabancı şirketin sektörel kuruluşlar nezdinde ve ilgili organizasyonlarda temsil edilmesi, yabancı şirket yetkililerinin Türkiye’deki iş temaslarının koordinasyonu ve organizasyonu, bu kişilerin ofis kullanım ihtiyaçlarının karşılanması)

5

Türkiye’deki tedarikçilerin kalite ve standart açısından kontrolü, denetimi ve tedarikçi temini

(Yabancı şirket adına üretim yaptırılan firmaların, yabancı şirketin kalite standartları çerçevesinde denetlenmesi, yabancı şirketin ürün ve üretici taleplerinin temini)

5

Teknik destek

(Distribütörlere yönelik eğitim veya teknik destek sağlanması, tedarikçi üreticilere kalite standartlarını arttırmaları yönünde destek hizmeti sunulması)

5

Haberleşme ve bilgi aktarımı

(Türkiye ile iş ilişkisi içinde bulunan yabancı şirkete iletilmek üzere piyasadaki gelişmeler, tüketici eğilimleri, rakip firmaların ve distribütörlerin satış durumları, distribütör firmanın performansı vb. konulara ilişkin bilgilerin toplanması ve aktarılması)

5

Bölgesel yönetim merkezi

(Yabancı şirketin, diğer ülkelerdeki birimlerine yönelik olarak; yatırım ve yönetim stratejilerinin oluşturulması, planlama, tanıtım, satış, satış sonrası hizmetler, marka yönetimi, finansal yönetim, teknik destek, AR-GE, dış tedarik, yeni geliştirilen ürünlerin test edilmesi, laboratuvar hizmetleri, araştırma ve analiz, çalışanların eğitimi gibi faaliyetlere ilişkin koordinasyon ve yönetim hizmeti sağlanması)

10

 

Kuruluş izni alan irtibat büroları, vergi dairesine kayıt belgesinin ve büro ile ilgili kira sözleşmesinin bir örneğini en geç 1 ay içinde Genel Müdürlüğe iletirler. Bürolar adres, büro yetkilisi/yetkilileri veya yabancı şirketin unvan değişikliklerini, değişikliğin gerçekleşmesinden itibaren en geç 1 ay içinde, yeni adresi gösterir kira sözleşmesi, yeni atanan kişiye ilişkin yetki belgesi ya da yabancı şirketin unvan değişikliğine ilişkin belge/belgeler ile birlikte Genel Müdürlüğe bildirirler.

İrtibat büroları, her yıl en geç Mayıs ayı sonuna kadar, büronun geçmiş yıl faaliyetleri hakkında, İrtibat Bürolarının Faaliyetlerine İlişkin Bilgi Formunu(9) ve ekli belgelerini Bakanlığa gönderirler. Bu formu ve ekli belgelerini göndermeyen irtibat bürolarının, süre uzatma talepleri değerlendirmeye alınmaz. Faaliyet izinleri de re’sen iptal edilebilir.

İrtibat bürolarının faaliyetlerini, mevzuata ve izinlerinde belirtilen faaliyet konusuna uygun şekilde yürütüp yürütmedikleri, re’sen veya ilgili kurum ve kuruluşların yazılı bildirimleri üzerine Bakanlık tarafından denetlenebilir. Yapılan denetim sonucunda, izin kapsamı dışında faaliyet gösterdikleri tespit edilen bürolara, fiilen yürütülen faaliyet için izin başvurusu yapmalarını teminen otuz gün süre verilir. Bu süre, haklı gerekçelerin varlığı halinde en fazla otuz gün daha uzatılabilir. Verilen süre sonunda başvuruda bulunmayan büroların faaliyet izni iptal edilir. Denetim sonucunda ticari faaliyet yürüttüğü tespit edilen büroların ise faaliyet izni iptal edilerek ilgili mercilere bildirilir.

İrtibat bürolarının faaliyetlerini sona erdirmesi durumunda kapatma işlemi için, ilgili vergi dairesinden alınacak iş bırakma-yoklama fişi Genel Müdürlüğe gönderilir. Bürolar, kapanış ve tasfiye sonucunda oluşan bakiye haricinde, transfer talebinde bulunamazlar.

B- MUAFİYET VE İSTİSNAYA İLİŞKİN DÜZENLEMELER

1- Kurumlar Vergisi Muafiyeti

6728 sayılı Kanun’un 55. maddesiyle, KVK’nın “Muafiyetler” başlıklı 4. maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.

“ö) Tüm giderlerinin kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması ve söz konusu giderlerin Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya kârından ayrılmaması kaydıyla, Ekonomi Bakanlığı’ndan alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezleri (Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun, bölgesel yönetim merkezinin yönetimi altında bulunması muafiyet hükmünün uygulamasına engel teşkil etmez.)”

Madde gerekçesinde(10) söz konusu muafiyet hükmünün getiriliş amacı aşağıdaki şekilde ifade edilmiştir;

“Ülkemizin, bulunduğu coğrafi konumu itibarıyla bölgesel yönetim merkezlerinin yer aldığı bir ülke olmasına yönelik hedefi çerçevesinde, bölgesel yönetim merkezlerinin; tüm giderlerinin Türkiye’de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması ve söz konusu giderlerin Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya kârından ayrılmaması kaydıyla, kurumlar vergisinden muaf tutulması öngörülmektedir.”

Bu hükümle, bölgesel yönetim merkezlerinin tüm giderlerinin Türkiye’de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması ve söz konusu giderlerin Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya karından ayrılmaması kaydıyla, kurumlar vergisinden muaf tutulması öngörülmüştür.

2- Ücret İstisnası

6728 sayılı Kanun’un 12. maddesinin (a) bendinin (2). alt bendi ile 193 sayılı Kanun’un 23. maddesinin birinci fıkrasının (14) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

“14. a) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin yanında çalışan hizmet erbabına, işverenin Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler;

b) Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin, Ekonomi Bakanlığı’ndan alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde münhasıran merkezin faaliyet izni kapsamında istihdam ettikleri hizmet erbabına Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler;”

Madde gerekçesinde(11) söz konusu istisna hükmünün getiriliş amacı aşağıdaki şekilde ifade edilmiştir;

“Gelir Vergisi Kanunu’nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (14) numaralı bendi yeniden düzenlenmektedir.

Buna göre, (a) alt bendinde yapılan düzenlemeyle, mevcut istisna uygulaması devam ettirilmekte; (b) alt bendinde yapılan düzenlemeyle de Türkiye dışında elde edilen kazançlar üzerinden döviz olarak ödenmesi kaydıyla kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerce bölgesel yönetim merkezlerinde münhasıran merkezin faaliyet izni kapsamında istihdam edilen hizmet erbabına ödenen ücretler istisna kapsamına alınmaktadır.”

III- KURUMLAR VERGİSİ MUAFİYETİ UYGULAMASI

1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair 11 Seri No.lu Tebliğ ile 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği’nin(12) “4.16. Organize Sanayi Bölgeleri İle Küçük Sanayi Sitelerine Ait İktisadi İşletmeler” başlıklı bölümünden sonra gelmek üzere “4.17. Bölgesel yönetim merkezleri” başlıklı yeni bir bölüm eklenerek bölgesel yönetim merkezlerine tanınan muafiyet düzenlemesi açıklanmıştır.

Bilindiği üzere, 6728 sayılı Kanunla Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 4. maddesinin birinci fıkrasına eklenen (ö) bendi ile bölgesel yönetim merkezleri belirli şartlarla kurumlar vergisinden muaf tutulmuştur.

A- MUAFİYET ŞARTLARI

Bölgesel yönetim merkezleri;

  • Ekonomi Bakanlığı’ndan alınan izne istinaden kurulmaları,
  • Tüm giderlerinin kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması ve
  • Söz konusu giderlerin Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya kârından ayrılmaması

kaydıyla kurumlar vergisinden muaf olacaklardır.

Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun, bölgesel yönetim merkezinin yönetimi altında bulunması muafiyet hükmünün uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir.

1- Ekonomi Bakanlığı’ndan Alınan İzne İstinaden Kurulma

4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu kapsamına giren konularda uygulanacak usul ve esasları belirlemek amacıyla çıkarılan Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’ne göre bölgesel yönetim merkezleri, yabancı şirketin, diğer ülkelerdeki birimlerine yönelik olarak;

  • Yatırım ve yönetim stratejilerinin oluşturulması,
  • Planlama,
  • Tanıtım,
  • Satış,
  • Satış sonrası hizmetler,
  • Marka yönetimi,
  • Finansal yönetim,
  • Teknik destek,
  • Ar-Ge,
  • Dış tedarik,
  • Yeni geliştirilen ürünlerin test edilmesi,
  • Laboratuvar hizmetleri,
  • Araştırma ve analiz,
  • Çalışanların eğitimi

gibi faaliyetlere ilişkin koordinasyon ve yönetim hizmetlerinin sağlanması alanlarında hizmet vermek amacıyla kurulabilmektedir.

Söz konusu Yönetmelik kapsamında yukarıda sayılan alanlarda grup şirketlerine hizmet vermek amacıyla ve Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezleri, Türkiye’de ticari faaliyette bulunmamak kaydıyla, muafiyetten faydalanabileceklerdir. Bölgesel yönetim merkezleri Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen izin konusu dışında faaliyette bulunmaları durumunda muafiyet şartlarını kaybedeceklerdir.

2- Tüm Giderlerinin Kanuni ve İş Merkezi Türkiye’de Bulunmayan Kurumlar Tarafından Karşılanması

Bölgesel yönetim merkezlerinin muafiyetten yararlanabilmeleri için, tüm giderlerinin kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması şarttır.

Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliği’nde yer alan düzenlemelere göre kurulan ve hizmet vermekte olan bölgesel yönetim merkezleri, Türkiye’de ticari ve diğer gelir getirici veya Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen izin konusu dışında bir faaliyette bulunamamakta ve gelir elde edememekte olup bütün masraflarını yurt dışından getirecekleri dövizlerle karşılamak zorundadırlar.

Bu kapsamda, bölgesel yönetim merkezlerinin Türkiye’de ticari veya diğer gelir getirici faaliyetlerde bulunmaları, gelir elde etmeleri ve dolayısıyla giderlerini tamamen veya kısmen bu gelirlerinden karşılamaları halinde muafiyet şartları ihlal edilmiş olacaktır.

3- Giderlerin Türkiye’de Tam veya Dar Mükellefiyete Tabi Herhangi Bir Kurumun Hesaplarına İntikal Ettirilmemesi veya Kârından Ayrılmaması

Bölgesel yönetim merkezlerinin giderlerinin, Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya kârından ayrılmaması gerekmektedir.

Dolayısıyla, bölgesel yönetim merkezlerinin giderlerinin tamamının veya bir kısmının, Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmesi veya kârından ayrılması halinde muafiyet şartları kaybedilecektir. Muafiyetten yararlanan bölgesel yönetim merkezlerinin giderlerinin, Türkiye’de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

B- MUAFİYETTEN YARARLANACAKLAR

Bu muafiyetten, Ekonomi Bakanlığı’na başvurarak gerekli izni almak suretiyle hizmet veren ve diğer şartları da sağlayan bölgesel yönetim merkezlerinin yararlanması mümkündür. Ekonomi Bakanlığı’ndan gerekli izni alarak Türkiye’de hizmet vermeye başlayan bölgesel yönetim merkezleri, bu izin belgesinin bir örneğini ilgili vergi dairesine ibraz edecek ve yukarıda bahsedilen şartları taşımaları kaydıyla kurumlar vergisi muafiyetinden yararlanabileceklerdir.

IV- ÜCRET İSTİSNASI UYGULAMASI

Gelir Vergisi Kanunu’nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (14) numaralı bendinin (b) alt bendinde yapılan düzenlemeyle, “Kanuni ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayan dar mükellefiyete tabi işverenlerin, Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde münhasıran merkezin faaliyet izni kapsamında istihdam ettikleri hizmet erbabına Türkiye dışında elde ettiği kazançları üzerinden döviz olarak ödediği ücretler”in gelir vergisinden müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

Bölgesel yönetim merkezlerine istisna hükmünün uygulanabilmesi için aşağıdaki şartların mevcut olması gerekmektedir:

  • İşveren sıfatıyla ücret ödemesinde bulunan kurumların, Türkiye’de kanuni ve iş merkezinin bulunmaması (Bu kurumların tam mükellef (mukim), oldukları devlette hangi statüyü taşıdıkları, tüzel kişiliklerinin bulunup bulunmadığı, herhangi bir iktisadi işletmelerinin varlığı ya da yokluğu istisna uygulaması açısından önem taşımayacaktır.).
  • Dar mükellef kurumda çalışan kişinin hizmet erbabı (ücretli) ve yapılan ödemenin ücret olması,
  • Dar mükellef kurumun ücret ödemesi yaptığı hizmet erbabının Ekonomi Bakanlığı’ndan alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezlerinde faaliyet izni kapsamında istihdam edilmesi,
  • Dar mükellef kurumun Türkiye’deki personeline yapılacak ödemenin bu kurumun yurt dışı kazançlarından karşılanması
  • Ücretlerin döviz olarak ödenmesi.

V- SONUÇ

Bilindiği üzere 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunla ülkemizde yatırımların desteklenmesi ve yeni teşebbüslerin hayata geçirilmesi için önemli vergi destek unsurları öngörülmüştür. Bu destek unsurlarından bir tanesi de ülkemizin küresel şirketler için bölgesel yönetim üssü olmasına yönelik muafiyet ve istisna düzenlemesidir.

Bu kapsamda, Kurumlar Vergisi Kanunu’na ve Gelir Vergisi Kanunu’na eklenen hükümlerle bölgesel yönetim merkezlerine belirli koşullarla kurumlar vergisi muafiyeti getirilmekte ve bu merkezlerde çalışanlara da ücret istisnası sağlanmaktadır. Bu düzenlemeler ülkemizin nitelikli hizmet ve istihdam merkezi olmasına yönelik önemli adımlar olarak bölgesel yönetim merkezlerinin kuruluşuna ve işletilmesine katkı sağlayacak niteliktedir.

Yazar: Tahir ERDEM*

Yaklaşım / Şubat 2017 / Sayı: 290

*           Doç. Dr., GİB Grup Başkanı

(·)         Bu çalışmada yer verilen görüş ve açıklamalar yazara ait olup hiçbir şekilde yazarın görev yaptığı Kurum’u bağlamaz, yazarın görev yaptığı Kurumla ilişkilendirilemez veya bu Kurum’a aitmiş gibi gösterilemez ya da değerlendirilemez.

(1)         09.08.2016 tarih ve 29796 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(2)         21.06.2006 tarih ve 26205 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(3)         06.01.1961 tarih ve 10700 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(4)         Bkz. Kanun Gerekçesi; https://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem26/yil01/ss404.pdf

(5)         31.12.2016 tarih ve 29935 (3. mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(6)         02.10.2012 tarih ve 29845 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(7)         17.06.2003 tarih ve 25141 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(8)         20.08.2003 tarih ve 25205 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olup ilgili kısımlar 03.07.2012 tarih ve 28342 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanunu Uygulama Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelikle değiştirilmiştir.

(9)         Yönetmelik Eki (Ek 4) Form.

(10)       https://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem26/yil01/ss404.pdf

(11)       https://www.tbmm.gov.tr/sirasayi/donem26/yil01/ss404.pdf

(12)       03.04.2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.